Cilt Tipinizi Biliyor Musunuz? Cildinize en iyi şekilde bakabilmenin yolu, şüphesiz cilt tipinizi bilmenizden geçiyor. Eğer cilt tiplerini yeterince iyi biliyorsanız, neyin sizde iyi durduğunu ve neyin yakışıp yakışmadığını kolaylıkla fark edebilirsiniz. Gelin bugün cilt tiplerine ve özelliklerine bir göz atalım.
Cilt Tipinizi Biliyor Musunuz?
Karma cilt
Karma cilt, en sık görülen cilt tipi olmakla beraber bakımı da oldukça özen istediğinden dermatologlara yapılan sık ziyaretlerin birçoğunun sebebi olmaktadır. Karma cilt, adını iki cilt tipinin bir kombinasyonu olmasından almaktadır. Yüzün T bölgesi dediğimiz orta kısımları (burun, çene ve alın) yağlı bir görünüme sahiptir. Bu cilt tipinde yüzün diğer kısımları ise normal ya da kuru özelliğe sahiptir.
Kuru cilt
Cildiniz pul pul duruyorsa kuru bir cilde sahipsiniz demektir. Kuru cilt, nem ve yağ içermez. Bu nedenle elastik bir yapıya sahip değildir ve çoğu zaman kaşıntıya eğilim diğer cilt tiplerine oranla daha fazla olmaktadır.
Çevresel bir etkiye maruz kaldıklarında kızarıklık ve tahriş gibi birtakım tepkiler verir. Özel bakım kremleri ve çeşitli nemlendiriciler vasıtasıyla nem depolarını yenileyebilir ve cildinizin koruyuculuğunu arttırabilirsiniz.
Normal cilt
Esnek ve yumuşak bir dokuya sahip olan normal cilt tipinde, deri ince gözenekli ve pembemsi bir hal almaktadır. Eğer aynaya baktığınızda bu detayları siz de fark edebiliyorsanız, normal bir cildiniz var demektir.
Lekeli cilt
Lekeli ciltler; genetik yatkınlığa, stres ve çeşitli hormonal dalgalanmalar sonucunda oluşabilir. Sonuç olarak siyah noktalar ve lekeler belirmeye başlar. Özel antibakteriyel temizlik ve bakım ürünleri aracılığıyla cildinizin eski doğal dengesine kavuşmasını sağlayabilirsiniz.
Hassas cilt
Hassas ciltler; çoğunlukla stres, ısıtma sistemlerinden kaynaklanan kuru hava ya da UV ışığı gibi dış etkilere karşı diğer insanlara oranla daha fazla tepki verirler. Hassas ciltlere sahip olan bireylerin bu nedenle ciltlerini yatıştırmaya daha fazla özen göstermesi gerekir.
Olgun cilt
Her kadın özel ve güzeldir. Ortalama 40 yaşından itibaren azalan hücre aktiviteleri, daha yavaş görülen rejenerasyonlar, düşük kollajen üretimi ya da UV ışınları cildimizin elastik dokusunun kaybolmasına sebep olabilir.
Menopozdan sonra bu gidiş daha da hızlanmakla beraber, sivilce sorunu yaşamayan kadınlarda bile yüzde pigment lekeleri ve eşlik eden sivilceler baş gösterebilir. Cilt tipinize uygun yenilikçi doğal bakım ürünleri ile istenmeyen pek çok kırışıklıklardan ve lekelerden kurtulabilirsiniz.